Frankenstein Hakkında Şaşırtan Gerçekler

Mary Shelley, Frankenstein’ı 18 yaşında yazmaya başladı ve 19 yaşında bitirdi. Bu şaşırtıcı çünkü genç yaşta edebi bir yetenek gösterdi ve önemli bir eser ortaya koydu. Bir edebiyat yarışmasının sonucu olarak ortaya çıktı: Yaz tatillerinde kötü hava koşulları nedeniyle kapalı alanda düzenlenen etkinliğe Mary Shelley, eşi Percy Shelley ve Lord Byron katıldı. Bu yarışmaya katılanların bir korku hikayesi yazmaları gerekiyordu. Roman canavara bir isim vermiyor. Canavar, yaratık veya Frankenstein’ın yaratığı tabirleri sıklıkla canavarı anonim bir şekilde ifade etmek için kullanılır. Frankenstein terimi kullanıldığında aslında Victor Frankenstein ismi anılır.

Kitabın çoğu film uyarlamasında tasvir edilenin aksine canavarın yeşil derisinin olmadığını ve dikiş izleriyle kaplı olmadığını biliyor muydunuz? Konu canavarın fiziksel özelliklerine gelince, okuyucunun hayal gücünü kullanarak boşlukları doldurması gerekiyor çünkü Mary Shelley böyle bir şey sunmuyor. Frankenstein, mevcut bilim kurgu alt türünün oluşmasına yardımcı olan yazarlardan biridir. Roman, bilim ve teknolojinin ahlakı ve insanlığı nasıl etkileyebileceğini analiz eden karmaşık bir çalışmadır. Roman, bilimin sınırlarını ve etkilerini olduğu kadar insanın doğayı manipüle etme dürtüsünü de araştırıyor. Victor Frankenstein’ın amacı diriltmektir. Victor Frankenstein ölüleri hayata döndürmek ve yeni bir hayat yaratmak ister ancak bu arzunun feci sonuçları olur.

Frankenstein’ın popüler kültür üzerinde önemli bir etkisi oldu; sayısız filme, oyuna, TV şovuna ve kitap uyarlamasına ilham verdi. Korku alt türünün sembollerinden biri de canavar karakteridir. The Legend of Frankenstein’a göre Frankenstein yalnızca bir edebiyat klasiği değil, aynı zamanda kültürel bir simge haline geldi. Bilim etiği, insan doğası ve toplumun dışlanmışları gibi evrensel konuları ele aldığından hikayenin temaları bugün hala geçerlidir. Frankenstein hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyen herkese kitabı okumaları veya birçok film versiyonunu izlemeleri önerilir. Bu alışılmadık hikaye, daha derinlemesine analiz ve sohbet için malzeme sağlıyor.

Frankenstein Kimdir?

Mary Shelley’nin ünlü Gotik romanı Frankenstein veya Modern Prometheus ilk kez 1818’de yayımlandı. Bu eskimeyen roman, Victor Frankenstein adlı bir doktor tarafından üretilen bir canavarın öyküsünü anlatıyor ve bilimkurgunun en önemli örneği olarak kabul ediliyor.

Frankenstein’ın Hikayesi

Victor Frankenstein adında genç bir adam İsviçre’nin Cenevre kentinde doğup büyüdü. Anlatının başlarında bilime yoğun bir ilgi duymasıyla dikkat çekiyor. Hayatını değiştirecek bir şey öğrendiği bir üniversitede okumak için Almanya’ya gider. Victor, hem hayat yaratmasına hem de ölüleri diriltmesine olanak sağlayacak bir formül oluşturmaya karar verir. Bu amaçla cesetlerden vücut parçaları topluyor ve bunları birleştirerek bir canavarı diriltiyor. Ancak Victor’un beklediğinin aksine canavarın çok daha tehlikeli ve karmaşık bir yaratık olduğu ortaya çıkar. Doğal olmayan görünümü nedeniyle Victor Frankenstein’ın canavarı başlangıçta toplum tarafından küçümseniyor. Canavar, Victor ve diğer insanların onu kabul etmemesinden dolayı son derece hayal kırıklığına uğramıştır. Anlatı boyunca canavarın kendisine eşlik eden izolasyon ve reddedilmeyle baş etme çabalarını gözlemliyoruz.

Victor Frankenstein, canavarın yaratılışına ve sebep olduğu aksiliklere karşı duyduğu suçluluk duygusundan sonra canavarı bulup öldürmek için bir arayışa koyulur. Ancak canavarın peşine düşerken hem kendisinin hem de değer verdiği kişilerin hayatları açısından ciddi risklerle karşı karşıya kalır. Anlatı boyunca Victor Frankenstein ahlaki ve etik ikilemlerle karşı karşıya kalır. Yetiştirdiği canavarın yol açtığı felaketlerin ve hasarın sorumluluğunu kabul eder. Frankenstein romanı insan doğasını, toplumun uyumsuzluklarını, bilim ve teknolojinin etik sınırlarını eleştiren karmaşık bir başyapıt olarak kabul ediliyor. Bu nedenle Frankenstein, Victor Frankenstein’ın adının yanı sıra canavarı ve romanın ele aldığı önemli fikirleri ifade etmek için kullanılır. Frankenstein sadece tanınmış bir edebi eser değil, aynı zamanda önemli bir ikon haline de geldi.

Frankenstein’dan Neden Korkulur?

Frankenstein veya Modern Prometheus kitabının kahramanı Victor Frankenstein, birçok korkunç özelliğe sahip bir canavar geliştirdi. Geleneksel resimlerde canavarın fiziksel görünümü dehşet vericidir. Özellikle eski film tasvirlerinde derisinde dikiş izleri olan büyük, yeşil bir yaratık olarak tasvir edilmiştir. Bu dışsal tezahür, doğal olmayan bir şekilde “farklı” veya “canavarca” olarak korkulan bir şeyi temsil eder. Kitabın başından itibaren okuyucu canavarın ne olduğundan ve nasıl davranacağından emin değil. İnsanlar sıklıkla bilinmeyenden veya öngörülemeyen şeylerden korkarlar, bu da belirsizliğin çok daha korkutucu olmasına neden olur. Victor Frankenstein onu yarattığında Canavara olağanüstü yetenekler verildi. Fiziksel olarak insanlardan daha güçlü, hızlı ve dayanıklıdır. Bu sayede insanlara karşı kazanma şansı artar.

İnsanlar canavarı reddeder ve dışlar. Onu yaratan Victor Frankenstein bile onu korkunç buluyor ve reddediyor. Bu izolasyon ve yabancılaşma duygusu canavarın konumunu daha da keskin hale getiriyor. Canavar, kitap boyunca defalarca insanlara ve topluma zarar veriyor. Bu durumun ne kadar korkutucu ve tehlikeli olabileceğini vurguluyor. Kitap boyunca, bilim etiği ve insanın çevreye müdahalesi de dahil olmak üzere ahlaki ve etik temalar tartışılıyor. Bu ahlaki ikilemler ve insanın Tanrı rolünün etkileri, canavarın yaratılışında gösterilmektedir. Orijinal eserinin Mary Shelley tarafından yayımlanmasını takip eden yıllarda Frankenstein canavarı, korku alt türünün tanınabilir bir simgesi haline geldi. Sonuç olarak, canavarın görünümü ve arka planı birçok insan için terörü ve korkuyu temsil etmeye başladı.

Frankenstein Gerçekten Var Mı?

Frankenstein’ın canavarı veya Frankenstein’ın yaratığı olarak bilinen üretilmiş insan karakteri ilk olarak Mary Shelley’nin Frankenstein veya Modern Prometheus adlı romanında karşımıza çıkar.

Frankenstein Efsanesi Nedir?

Mary Shelley’nin (1797-1851) Modern Prometheus olarak da bilinen Frankenstein adlı romanında, genç bilim adamı Victor Frankenstein’ın alışılmışın dışında bir bilimsel deneyde yarattığı tuhaf şekilli, zeki bir canavarın hikayesi anlatılıyor.

Frankenstein Ne Anlatmak İstiyor?

Kitapta toplumdan dışlanan, kendi mücadelesine girişen ve o savaşı kaybeden çeşitli insanların hüzünlü hikayesi anlatılıyor. Hikayenin kahramanı, hastalıkları ortadan kaldırmak ve böylece ölümsüzlüğü kazanmak için insanları yeniden yaratmayı arzulayan tıp öğrencisi Victor Frankenstein’dır.

İlginizi Çekebilir: Balat İstanbul Oyuncak Müzesi